Adım Ebru. Üniversitede okuyan, 18 yaşında, 1.65 boyunda, ince yapılı, her erkeğin birlikte olmak istediği, hoş bedeni olan, mavi gözlü, sarışın bir kızım.
Masum bir görünüşüm, pürüzsüz bir cildim ve dolgun dudaklarım var. Ayrıca her erkeğin zevkle okşayıp sevebileceği dolgun ve dik memelere sahibim.
Ablam benden bir yaş büyük, kendisi bir işletmede çalışıyor. Eniştem ise bir kamu kuruluşunda çalışıyor. Ablamın boyu ile benimki alt yukarıya aynı, fizik olarak benim gibi, birbirimize çok eşiz, çok hoş bir bayan. Ablamla eniştem evleneli dört ay oldu.
Bende İzmir’i kazandığım için ablamlarda kalmak zorunda kaldım, aksi halde ailem beni okutmayacaktı. Eniştem çok iyi bir insan, üstelik çokta yakışıklı ve çekici biri, ama gerçeğinde ablama göre azıcık kocaman yarı birisi. Enişteminkini hep merak ederdim, 46 numara ayakkabı giyerdi. Ayağı büyük olanların uzvunun da çok büyük olduğunu duymuşumdur hep. Ablamla geçen ilk günleri nasıldı öğrenemem, ama şimdi ablamlarda kaldığım ve yatak odalarımız yan yana olduğu için, her gece eniştem ablam inlete inlete nasıl beceriyor, ablam nasıl inliyor, kesintisiz dinliyorum.
Tabi yan odada ablam inlerken, ben de kendi kendime bayanlığımla oynuyor ve mastürbasyon yapıyorum, ama kız olduğum için bayanlığıma bir şeyler sokup o zevki yaşayamıyorum. Yeniden bir gece, süre epeyce ilerlemişti, beni uyuyor sanıp sevişmeye başladılar. Ablam yeniden inliyordu ve enişteme aralıksız bir şeyler söylüyordu. Neler söylediğini dinlemek için odamdan suskunca çıktım ve onların yatak odasının kapısına yanaştım.
Ablam enişteme
“Nolur tamamını sokma! Çok acıtıyorsun! Ayyy alamıyorum! Nolur çek! Çek nolur az! Çek yaa alamıyorum! Çok kalın…” diye dilenip inlerken, ben zati bitmiş ve boşalmıştım. Bayanlığım vıcık vıcık olmuş, zevk suyum bacaklarıma alt akmaya başlamıştı. Ya eniştemin uzvu çok büyüktü, ya ablamın bayanlığı çok dar, veya eniştem ablamı arttan beceriyordu! Kesinlikle bunlardan biri olmalıydı.
Bu düşünceler beni muhteşem tahrik etmişti ve kendimi yakalayamıyordum. İşte o anda kararımı verdim. Bana neye mülk olursa olsun, ablamın alamadığı eniştemin o uzvunu ben almak istiyordum, hem de ablam gibi nazlanarak değil. Dibine kadar almak ve ablamdan alamadığı zevki enişteme ben tattırmak istiyordum.
Hemen odama gidip yatağa yattım, eniştemin beni becermesi için nasıl teslim olabileceğimi, bayanlığıma uzvunu sokarken neler diyebileceğimi, eniştemi nasıl azdıracağımı filan düşündüm. Gözlerimi kapatıp, eniştemin kocaman uzvunu bakire bayanlığıma köklediğini hayal ederek, bir elimle bayanlığımın dudaklarını bir elimle de memelerimi okşuyordum.
Bir ara heyecandan kalbim duracak sandım. Sabahı nasıl ettiğimi öğrenemedim…
Bir kaç gün sonra ablam neşeyle eve geldi, ‘bir ay izin aldığını, annemin yanına gideceğini’ söyledi.
Eniştem de
“Tamam, git karıcığım.” dedi. O akşam ablamı uçakla yolladık. Eniştemle eve dönerken benim kalp atışlarım öyle sıklaştı ki, azıcıktan eniştemle, ablamı haykırdıra haykırdıra beceren eniştemle konutta baş başa kalacaktım. Bana ne olduğunu ben dahi anlayamıyordum, neredeyse takside enişteme yapışıp, kucağına oturmak için can atıyordum.
Eve varana kadar güç yakaladım kendimi. Konutta eniştem,
“Baldızım ben üstümü dokunuşayım, sen de yemekleri hazırla.” dedi.
“Tamam enişteciğim, ben şimdi ne istersen hazırlarım.” dedim.
Acilen mutfağa gidip ablamın pişirdiği yemekleri getirip masaya yerleştirdim. Ardından ben de odama gidip, eniştemin iştahını kalemtıraş biçimde giyindim.
Sütyen ve külot giymeden, kısa bir etek, üstüne de sarih yakalı, göğüslerimi ortaya çıkartacak, bedenimi saran incecik bir bluz giydim.
Eniştemin yanına geldiğimde bana öyle bir baktı ki, kesin içinden “Vay orospu vay! Baldızım olmasaydın şayet, seni şimdi şuracıkta nasıl becerirdim!” diye geçirmiştir. Tabi eniştemin delici bakışlarının tesiriyle bacaklarım titremeye başlamıştı dahi…
Kesinlikle bir gerekçeyle fitili ateşlemeli, eniştemi kendime sürüklemek, olayı başlatmak için bir şeyler düşünmeliydim.
Yemekte
“Enişte, ablamla aranızdaki mesele ne?” dedim. Eniştem evvel çatalı vazgeçip bana bakakaldı,
“Nerden çıkardın bunu? Ablanla aramızda mesele filan yok…” dedi. Fakat ben gece bağırışmalarını dinlediğimi söyleyip ısrar edince, “Hiç sorma baldız…, Ama sana anlatamam.” dedi.
“Hadi enişte, ben senin baldızın değil miyim, bana anlatmayacaksın da kime anlatacaksın, hadi anlat nolur!” dedim. Eniştem
“Kızım, ablanla meselemiz cinsellikle alakalı, böyle şeyleri sana sarih sarih anlatmam doğru olmaz!” dedi. Ben şiddetle ısrara devam edince, “Ama anlatırsam bana kızmayacaksın.” dedi.
“Yok enişte kızar mıyım, çocuk değilim artık, koskoca kız oldum, bana her şeyi anlatabilirsin, merak etme…” dedim.
Eniştem evvel durup beni süzdü, sıkıntılıydı, sonra çekine çekine başladı anlatmaya. O anlatırken ben ona iyice yanaştım.
“Konutlandık evleneli, ablanı bir kere istediğim gibi şeyy… hadi söyleyeyim artık madem bu kadar ısrar ettin, günah benden gitti, söylüyorum işte… Ablanı bir defacık arttan sikemedim, hep yarım kaldı. Yarağım oldukça kocaman ve kalın, ama bu benim kabahatim değil ki, yalnızca başını alıyor içine, hemen tamam yeter çek diyor!” deyiverdi bir solukta.. Bana bakıyor, tepkimi bekliyordu.
Ben birden
“Eniştecim benim, üzülme sen, ablamın alamadığını ben alır, sana gevşetirim!” deyiverdim.
Bunu nasıl dediğimi ben de kavramadım, ama demiştim bir kere. Eniştem dinledikleri karşısında bir an şok geçirdi, sonra gözleri ışıldadı. Hemen enişteme sarıldım ve dudaklarımı ağzına verdim. Eniştem harika emiyordu dudaklarımı.
Ara gizeme eniştemin sıcak soluğunu içimde seziyor, neredeyse aldığım zevkten bayılacak gibi oluyordum. Eniştem bir eliyle saçlarımdan yakaladığı gibi, başımı geri sürükleyerek boynumu ve kulaklarımı yalamaya başladı… Öteki elini göğüslerime indirdi, beş parmağıyla kavrayıp sıktığında zevkten başım döndü. Bir inleme döküldü dudaklarımdan… Harika bir histi bu…
Eniştem sonra üstümde ne varsa dağıldı attı. Ben de elimi pijamasının içine sokarak eniştemin taş gibi olmuş uzvunu sıvazlamaya başladım. Dudaklarımı ağzına tekerrür verdim. Öperek yavaş yavaş altlara inmeye başladı.
Memelerimi sanki bir bebek gibi emiyordu. Bir erkeğin memelerimi yalamasını, bunun verdiği zevkin nasıl bir şey olabileceğini hep hayal etmişimdir, hipotezimden daha çok zevkli oluyormuş.
Tam bedenimi santim santim yalayarak taa alta, bayanlığıma indi. Bayanlığımın dudaklarını ağzına alıp, diliyle bayanlığımın yarığının tamamını yalıyor, sonra da bacaklarımı yalıyor, diliyle yalamadık yerime vazgeçmiyordu. Aldığım zevkten baygınlık geçiriyorum sandım. Eniştem beni bulutların üzerinde uçuruyordu. Heyecandan, zevkten sapır sapır titriyor, ürperiyordum.
Bir ara eniştem de üzerindeki pijamayı, çamaşırı seriyle fırlatıp attı, anadan üryan soyundu. Ablamı haykırdıran erkekliği dimdik, bacaklarının arasında havaya kalkmış, beni işaret ediyordu. Bir an birbirimizi açlıkla süzdük. Sonra beni koltuğa oturtup bacaklarımı kaldırdı. Bacaklarım iki yana ayrılmış, bayanlığım kabak gibi açılmıştı.
Eniştem bayanlığımı azıcık daha yaladıktan sonra, ben kendimi yakalayamamış, eniştemin ağzına boşalmıştım. Eniştem bayanlığımın sularını, yalaktan su içen köpekler gibi yalıyordu. Sonra bacaklarımı azıcık daha yukarıya kaldırıp, küçük deliğimi yalamaya başladı.
“Ben senin hoş deliğine kurban olurum Baldızzzzzzz…” diyerek, dilini sokuyor, dilinin ucuyla okşuyordu arkamı. Eniştem azıcık da parmakladıktan sonra, bacaklarımı indirdi ve
“Al, azıcıktan arkana girecek şeyi evvel bir yala bakalım, hoş baldızım!” diyerek ağzıma verdi. Eniştemin penisini bu kadar yakından görünce, büyüklüğünden korktum azıcık, ama kararlıydım, bırakmayacaktım.
Eniştemin penisini ağzıma alıp yalamaya başladım. Emiyordum iyice, iliğini kurutmak istercesine. Eniştem güçle kurtardı ağzımdan,
“Bu kadar yeter, dön bakalım arkanı baldız!” diyerek beni koltuğa domalttı. Kalçalarımın yanaklarını elleriyle ayırarak, ağzını bayanlığıma dayadı. Sırılsıklam olmuş bayanlığımın sularını emerek ağzına aldı ve tükürüğü ile karmaşık arka deliğime vazgeçti. Sonra
“Can Veririm bu göte, can veririm!” diyerek, taş gibi olmuş, sertleşmiş uzvunu küçük deliğine dayadı ve zorlamaya başladı. Penisinin başı arka deliğime girdiğinde, ben acıdan haykırmamak için koltuğun minderini ısırıyordum.
Eniştem bir an durakladı ve
“Hah işte, ablan bu kadarını alınca dünyayı başıma deviriyor, yeter çek diye haykırıyor, daha fazla sokturmuyor!” dedi. Eniştemi mutlu etmek istiyordum,
“Ben alırım enişte, sok hepsini, kökle!” diye inledim… Eniştem kalçalarımın yanaklarını azıcık daha ayırarak, erkekliğini öyle bir geçirdi ki, acıdan
“Enişte yırttı…” diye bağırdım.
Eniştem de
“Dayan baldızım, seni çok hoşlanıyorum!” diyerek, o kalın uzvunun tamamını kanırta kanırta, taa torbalarına kadar arkama soktu. Üstüme bastırarak ensemi, omuzlarımı ve sırtımı öpmeye ve ısırmaya başladı. İki eliyle belimden tutarak, o koca uzvunu içimde hafif hafif oynatmaya başladı. Acı bir yana, fakat insanın arka deliğinde kımıldayan bir erkeklik uzvunun verdiği zevk hiç bir şeyde yoktur sanırım.
Eniştem acı vermemek için hareket etmeye korkuyordu, penisini yavaş yavaş oynatıyordu arkamda… Oysa acıya karşın ben daha sert hareket etmesini istiyordum, başladım kalçalarımı ileri geri hareket ettirmeye. Azıcık öne çekilip, sonra kalçamı tekerrür eniştemin kasıklarına vuruyordum. Eniştem de hareketlerini yavaş yavaş hızlandırmaya başladı. Hala acı dinliyordum, fakat aldığım zevk daha çoktu,
“Becer beni eniştem… Baldızını becer enişte! Kökle! Daha sert, daha süratli becer beni enişte!” diye bağrıyordum.
Eniştem artık kendini kaybetmiş gibi girip çıkıyordu arkamda çılgın gibi gidip geliyordu. Ben ‘Ahhh Uhhhh’ diye inlerken, eniştem de ‘Ohhhh Ohhhh’ diye inliyordu. Birden iyice süratlendi ve titremeye başladı, sonra da durakladı. O sırada arkamda, içime sıcak sıcak akan enişteme döllerini sezebiliyordum. Eniştemin boşalması bir iki dakika kadar sürdü, penisini çıkarmadan üzerime yattı. Eniştemin aleti içimde küçülüp kendiliğinden çıkana kadar öyle kaldık bir zaman.
Bu arada benim kalp atışlarım bayağıya dönmüş, fakat hala burnumdan solumaya devam ediyordum. Eniştem mutluluktan beni çevirip, ağzımı, dudaklarımı, boynumu ve kulaklarımı öpüp yalarken, ben de eniştemin hevesini yerine getirmenin ve ablamın alamadığı erkekliği almanın mutluluğuyla mest oluyordum. O gün eniştem beni sabaha kadar yattırmadı, önümü okşaya okşaya arkamı becerdi.
Ablamın annemde kaldığı bu bir ay zarfında, enişteme her gün arkamdan verdim, mutlu ettim eniştemi. Bu müddette eniştemin karısı gibi olmuştum. Eniştem ben bakireyim diye bayanlığımı ellemiyordu, ama küçük deliğimi harika beceriyordu. Bakalım ablam geldikten sonra ne yapacağız…