Tokalaşıp öpüşüp içeri aldım, ablasının komşuya gittiğini, salona geçmesini, üzerime eşofman giyip geleceğimi söyledim. İçeri geri döndüğümde baldızım Laptopumu açmış, okuduğum Baldız öyküsünü görmüş ve “Enişte utanmıyorsun beni arzulamaya? Ben senin alakanı sürükleyecek ne yaptım? Ben size hep gıptayla baktım, ablamla ikinizin çok mutlu olduğunuzu düşündüm!” dedi. Mahvolmuştum, utancımdan ve fobiden yerin dibine girdim, ne diyeceğimi bilemedim. Kendime derledim ve “Bak Buse burada okuduklarımın senle ilgisi yok, ben seni hiç böyle görmedim! Ablan dinlerse yanlış anlar!” dedim vakayı kapatmaya çalıştım. Buse de, “Ablama söylemem, ama böyle bir şey sezersem bozuşuruz seninle!” dedi ve sustu. Zati 10 dakika sonra da eşim geldi… Baldız eşime bir şey anlatmadı, fakat bu hadiseden sonra benden uzaklaşmaya başladı. Benim konutta olmadığım zamanlar gelip gidiyormuş, beni aramıyor sormuyordu, zati bende de onu arayacak surat kalmamıştı. Eşimin Pazar günü altın günü vardı ve o hafta annesinde olacaktı, “Adnan beni annemlere bırakır mısın, bu sıcakta otobüsle gitmeyeyim!” dedi, ben de götürdüm. Kaynanamlara vardık, ayıp olmasın diye kapıdan merhaba deyip çıkayım dedim. O sırada baldızımla kapıda karşılaştık. Baldızım, “Enişte geçerken beni de dostuma bırakabilir misin, dostumun doğum günü var.” dedi. Eşim de, “Tabi bıraksın!” dedi. Arabaya bindik, hiç konuşmadan gidiyoruz Buse’yle. Kaynanamlardan hayli uzaklaşmıştık ki, baldızım, “Enişte, müsait bir yerde dur da konuşalım!” deyince afallamıştım. Arabayı uygun bir yere çektim, durdum… Baldız, “Enişte o günden beri neden böyle öyküler okuduğunu düşünmeden edemiyorum, ablam sana yetmiyor mu?” dedi. “Ablanla alakalı değil, boş ver, nereye gideceksen bırakayım!” dedim. “Bir yere gitmeyeceğim, seninle buluşmak için uydurdum!” dedi. Daha da afallamıştım, “Nasıl başka bir deyişle?” dedim. “Bak enişte sana dürüst davranacağım, seni ve ablamı çok beğeniyorum, bugüne kadar senin bir yanlışını görmedim, ablamı da bildiğim kadarıyla hiç kandırmadın. O günden sonra ben de Enişte Baldız öyküleri okumaya başladım. Ve kavradım ki, seks fantazisi olan tüm erkekler baldızlarıyla sevişmek istiyorlar. Hatta okuduklarımda, kendisini eniştesine sunan baldızlar da var. Hem senin hem kendi merakımı gidermek için, seninle yalnızca bir defalığına yüzeysel olarak, ileri gitmeden sevişeceğim! Sizin eve götür beni!” dedi. Dinlediklerime inanamadım, inanın eve nasıl gittiğimi bile andırmıyorum. Eve kendimizi güç attık, direk yatak odasına geçtik. Baldızım, “Bak enişte tekerrür söylüyorum, ileri gitmeyeceksin ve bunu yalnızca bir kere yapacağız ve bu aramızda kabre kadar gizem olarak kalacak! Tamam mı?” dedi. “Tamam!” dedim ve usulca öpüşmeye başladık. Baldız o kadar toydu ki, öpüşmeyi bilmediği her halinden belliydi. Baldızı ürkütmemem gerektiğini biliyordum ama heyacandan da can veriyordum. Baldızın da benden kalır yanı yoktu. 20 dakikaya yakın öpüştük. Baldızın yanakları ve dudakları kıp kırmızı olmuştu. Usulca yatağa uzatıp bacaklarının arasına girerek sikimin sertliğini sezmesini sağladım. Baldızın Bodysini çıkartmaya çalıştığımda utandı, “Yapma enişte!” dedi. Ben de, “Bak Buse senin istemediğin hiçbir şeyi yapmayacağım, sana söz veriyorum, yalnızca üryan sevişeceğiz!” dedim. “Sözşöhrete güveniyorum enişte!” diyerek kabul etti. Sütyeniyle kaldığında, elma büyüklüğünde memelerini okşadım. Boynunu omuzlarını öptüm yaladım. Memelerini sütyenden çıkartıp dakikalarca yaladım, emdim. Göbeğinden sonra artık gizeme amına gelmişti. Yalnızca baldız değil, ben de heyacandan can verecektim. Pantolonunu çıkarırken itiraz etmedi, küloduyla beraber çıkardım. Öpüşmemiz esnasında baldızın amı sulanmış, külotu su içinde kalmıştı, resmen işemiş gibiydi. Tazecik amı muhteşem bir şeydi, pakti ve misler gibi kokuyordu. Baldızın amını yavaş yavaş dillemeye ve yalamaya başladığımda, baldız saçlarımı yakalıyor, “Yapma enişte!” diyordu. Ama coşkudan ikimiz de can vermiştik. Uzun bir vakit amını ve Klitorisini yaladım emdim, dilimi kızlık çeperine kadar sokmuştum amına. Çok ufak amı vardı ve baldızın amını yalarken ben de külotuma boşalmıştım. Baldız da uzun sürmeden kasılarak titreyerek ilk kez Orgazm oluyor ve saçlarımı daha sert sürüklüyor, canımı yakıyordu. “Nasıl aşkım?” dedim. “Şahaneydi, ilk kez böyle oluyorum, çok zevk aldım!” dedi. “Sen de benimkini yalamak ister misin?” dedim. “Tamam!” dedi ve beni cetmeye başladı. Çok heyacanlı olduğu her halinden belliydi, külotum kalana kadar soydu… Ben yatağa uzandım ve baldız benim üzerime gelerek dudaklarımdan başladı, göbeğime kadar acemi bir biçimde beni yalıyor, benim içim gıdıklanıyordu. Uyuduğum yerden doğrularak, “Benimkini görme zamanın geldi!” dedim. Usulca Boxerimi indirdi. Yarağımı görünce baldızın suratındaki ifadeyi görmeniz gerekliydi, çok korktu, “Enişte bu ne böyle? Bu nasıl giriyor ablama? Nasıl alıyor bunu içine?” dedi. Hakikatinde yarağım o kadarda büyük değil, ama kalın, kısa bir sopa gibi. İlk kez bir yarak gördüğü için korkmuştu. Az evvel küloduma boşaldığım için banyoda yıkayıp geldim ve “Hadi aşkım yala yarağımı!” dedim. “Nasıl yapacağım bilmiyorum ki?” dedi. Elini yakaladım, yarağıma götürdüm ve sıvazlatmaya başlattım, “Tıpkı dondurma yalar gibi yalayacaksın!” dedim. Baldız toyca dilini yarağımın üzerinde dolaştırmaya başladığında, ben de tarif edilemez duygular yaşıyordum. Ağzına almasını söylediğimde suratı ekşidi, “Yapamam, çok büyük!” dedi. “Yaparsın! Ablan ağzına bunun tamamını alıyor!” dedim. Baldız istemeye istemeye ağzına verdim. Midesi kalkıyor, kusacak gibi oluyor, ben de üzerine fazla gidemiyordum. Ama aldığım zevkin tarifi yoktu. 5 dakika yalattıktan sonra ağzından çıkardım ve göğüslerine boşaldım… O gün baldıza 69 pozisyonunu da öğrettim ve 2 kere de o biçimde birbirimizi boşalttık ve gayet mutlu bir biçimde, birbirimizden memmun kalarak orada noktaladık. O gün baldıza söz verdiğim için ileriye gitmedim ve bir daha bu mevzu hakkında hiçbir şey konuşmadım ve imada bulunmadım. Fakat baldızımı usumdan çıkaramıyor, onu daha çok arzuluyordum. Baldızı her düşündüğümde sikimin başı zonkluyordu ve hırsımı yeniden karımı sikerek çıkarıyordum. Usumda hep baldızım vardı, acaba o da benim gibi yanıp alevleniyor muydu? Kafam darmadağındı. Yalnız, bütün bu duygular içindeyken baldızımın hareketleri bana pozitif gelmeye başlamıştı, bize geldiğinde ablasına çaktırmadan önüme bakıp hafif tebessüm ediyordu. Ben de bozuntuya vermiyor, eşime tutulmaktan çok korkuyordum. Uzun bir zaman baldızımla rutin bir biçimde daha öncekisi gibi basmakalıp yaşantımız devam ediyordu. Aradan uzun zaman geçti ve ikimiz de birbirimize hiçbir şey söyleyemedik. Baldız istese bile, hücumu benim yapmam gerekiyordu, zira baldızım çok çekingen bir yapıya sahipti. Bir gün kaynanamlara oturmaya gitmiştik. Eşimin Sakarya’daki amcası operasyon olmuştu, kayınvalidem, “Biz 2 hafta sonra Sakarya’ya geçmiş olsuna gideceğiz, isterseniz siz de gelin.” dedi. Ben de işlerimin olduğunu, dilerse eşimin onlarla gidebileceğini söyledim. Eşim de kabul etti. Bu arada kayınbabam, “Buse’nin Dersanesi var, o gelemez, sizin konutta kalsın.” diye öneri edince, içimden bir oley çektim Eşimin ailesi bana çok güvenir, “Tamam!” dedim. Aradan 2 hafta geçti, Cuma günü eşim işyerinden beni aradı, “Babamlar Sakarya’ya bugünden gidelim, 2 gece kalıp Paz
ar günü dönelim diyor, ne yapayım?” dedi. Ben de, “Sen bilirsin, git istersen!” dedim. “Tamam, o zaman akşam Buse’yi Dersaneden sen alırsın!” dedi, ona da tamam dedim. Ama coşkudan kalbim duracak gibiydi, sikim yeniden taş gibi olmuş, belki bu akşam hayatımın golünü atabilirdim. Cepten Buse’yi aradım akşam Dersaneden çıkış saatini sordum ve onu almaya geleceğimi söyledim. Akşamı güç ettim, muhtelif hayaller kurup baldızıma sahip olmayı düşündüm. Saat 17:30 gibi Dersanenin önündeydim. Baldızım yanında kendi gibi çıtı pıtı bir kızla geldi, arabaya bindiler. Kısa bir tanışma faslından sonra adının Yasemin olduğunu bildim. Baldızım daha evvel bana Yasemin’den bahsetmişti, sırdaşım en yakın dostum diye. “Enişte, Yasemin de bizimle kalacak bu gece!” deyince, başımdan alt kaynar sular döküldü, içimden Bu da nerden çıktı şimdi, bir çuval inciri berbat ettin baldız diye düşünürken, benim betim benzim atmış, suratım yerlerde idi. Baldızım, “Hayırdır enişte, yoksa Yasemin’in bizimle kalmasında bir mesele mi var?” dediğinde, kendime gelip, “Yoo, kalsın ne mesele olacak ki?” diyebildim. Baldızım o anda bir kahkaha attı ve “Şaka yaptım enişte, gerçekten kalacaktı da annesi izin vermedi!” dedi. Biraz olsun hafifledim ve kendi kendime Bu kız benimle oynuyor mu acaba? diye düşünmeden edemedim. Yasemin’in konutu bizim evin yönündeydi, onu konutlarına bırakıp, baldızımla bizim eve geldik. Eşimi cepten aradım, Sakarya’ya varmışlar, ben de amcasına telefonda geçmiş olsun dedim, kapattım. Baldızımla karnımızı doyurduk. TV izlerken baldız birden, “Enişte sen çok iyi bir insansın ve gerçekten sözşöhretin eri birisin, seni her zaman çok takdir ediyorum ve sana hayranım, bunu biliyorsun değil mi?” dedi. Teşekkür ettim. Baldız, “Aramızda yaşananlardan sonra söz verdiğin gibi benden hiçbir şey istemedin ve üzerime gelmedin, isteseydin bana o gün sahip olabilirdin ama yapmadın. Nasıl direndin bunca zamandır?” dedi. Bende gülerek, “Nasıl katlandığımı gel de bana sor, seni düşünmediğim arzulamadığım bir günüm bile olmadı!” dedim. Baldız kafasını öne eğerek, “Enişte ben de seni çok arzuluyorum, tamam ileri gitmedik ama, yeniden de ilk erkeğimsin, ilk kez bkocamanla böyle şeyler yaşadım, ben de senden farksız değilim!” dedi. O an içimde fırtınalar kopmuş, fazla tahrik olmuştum, “Bak Buse istersen yeniden bir şeyler yapabiliriz, hatta bu sefer biraz daha ileri gidebiliriz, bu 2 gün bizim için çok hoş bir fırsat, bir daha elimize böyle bir fırsat geçmeyebilir!” dedim. Baldız başını tekerrür öne eğerek, “Enişte tamam da ben bakireyim, nasıl olacak? İleride başıma mesele olur bu!” dedi. Ben de gülerek, “Kızım senin iki tane deliğin var, kızlığına değmem, onu evleneceğin bireye gizle, arkadan ver, bana o da yeter!” dedim. Başını kaldırdı, gözlerimin içine bakarak, “Arkadan olmaz, çok günahmış, hem de çok acıyormuş!” dedi. “Sen nerden biliyorsun acıdığını?” dedim. “Boşver… Yapalım, fakat canım çok yanarsa bırakırım! Ama evvel duş almak istiyorum, çok terledim!” dedi. Baldız ne dese tamam demekten başka dermanım yoktu. “İstersen beraber duş alalım, birbirimizi yıkayalım!” diye öneri ettim, baldız, “Birlikte olmaz, utanırım!” deyince üzerine gitmedim ve “İyi o zaman sen duşunu al gel, sonra ben girerim!” dedim. Baldız banyoya gitti 10-15 dakika sonra eşimin bornozuyla çıka geldi ve ben banyoya gittim. Soyunurken lekeli sepetinde baldızımın az evvel çıkardığı külotunu gördüm. Elime aldım, sırıl sıklam olmuştu ve çok hoş bir kokusu vardı. Çabucak duşumu alıp bornozumla çıktım… Baldızımı salondan kucağıma alıp yatak odasına götürdüm. Hiçbir şey konuşmadan uzun uzun dudaklarını, boynunu ve kulak memesini ve minicik göğüslerini bir saate yakın yaladım. Bu anın bitmesini hiç istemiyordum. Baldızım da gözlerini kapatmış, bulutların üzerini dolaşıyor, hafif hafif inliyor, ellerini çarşafa geçirmiş, aldığı zevkin tadını çıkarıyordu. Yavaş yavaş baldızın minicik amcığına inip, am dudaklarını açıp pembemsi amcığına baktığımda, içi su baskınlar sular içinde kalmış, amından süzülen sular çarşafı nemlendirmişti. Bu manzara beni daha da tahrik etmiş ve sabredecek eforum kalmamıştı. Baldızım da benden farksız değildi, bilmediği duygularla Orgazm olmuştu. Klitorisini dişlerimin arasında ezdiğimde şiddetli kasılarak küçücük bedeni altımda tir tir titriyor, kendini kasıyor, elleriyle başımı amına daha da bastırarak soluk almamı güçleştiriyordu. Baldızın Orgazmı geçtiğinde, ters çevirerek 69 pozisyonuna getirdiğimde, sikimi öyle bir anlayıp yalaması vardı ki, bu sefer ben tarif edilemez duygulara kapılmıştım. Baldız toyluğundan dişleriyle sikimin başını farkında olmadan acıtıyor, canımı yakıyordu. Fakat büyüyü bozmamak için sesimi çıkartamıyordum. Fazla katlanamadım ve “Buse’m gelmek üzereyim, ağzına boşalacam!” dediğimde sikimi hemen ağzından çıkarttı. Bozulmuştum! Doğruldum, “Bak aşkım, ben senin amının suyunu yaladım yuttum, sen de benimkini yut!” dedim ve baldızın başından iki elim ile tutarak tekerrür ağzını sikmeye başladım. Fazla derine girmeden ağzına yarısını sokup çıkarıyordum. Daha fazla katlanamadım başından sıkıca tutarak oluk oluk ağzına boşalmaya başladım. Buse debelenip, sikimi ağzından çıkarmaya çalışıyordu, ama aldırış etmeden son damlasına kadar boşaldım ağzına. Bu yaptığıma bu sefer Buse çok bozulmuş, suratı ekşimiş, döllerimi yutarken güç yutkunuyordu. Boşalmam bitip sikimi ağzından çekince, doğruca Lavaboya koştu. Galiba midesi bulanmış, yuttuklarını çıkarıyordu. Ağzını yıkayıp tekerrür odaya geldi ve dargın bir biçimde, “Enişte, bir daha bunu yapma! Tadı hiç güzel değil, bayat yumurta gibi!” dedi. “Tamam aşkım son!” dedim… Baldızı surat üstü yatağa yatırdım, göbeğinin altını yastıklarla yardım yaparak muhteşem göt deliğini ortaya çıkarttım. Baldızın göt deliği o kadar minikti ki, varla yok arası kırmızı bir nokta gibi duruyordu. Bu manzara beni acaip tahrik edip sikimin kalkmasına yetmişti. Şunu da biliyordum ki, baldızın götünü sikmem hiçte kolay olmayacaktı, işim bayağı güçtü. Yumuşaması için götünün deliğini yalamaya başladım ama ne muhtemel, daha serçe parmağımı sokmaya çalıştığımda “Ayy canım yandı!” deyip ileri çekiliyordu. Komodinin çekmecesinden eşimin kullandığı bebe yağını aldım ve baldızın götüne biraz akıtarak yavaş yavaş ufak parmağımı sokmaya başladım. Götünün deliği biraz olsun esnemişti ve baldız artık altımda debelenmiyordu. Takribî yarım saat uğraştıktan sonra biraz daha alışınca, bebe yağıyla sikimi bir hoş yağladım ve götünün deliğine hafiften bastırdım. Ama ne muhtemel, yeniden canı yanıyor, bağırıyor ve kendini ileri kaçırıyordu… Baldızın kafasını yastığa bastırdım ve iki eliyle götünün yanaklarını ayırmasını sağladım. Böylece götünün deliği biraz daha ortaya çıkmıştı. Yavaş yaparsam baldızımın götüne asla giremezdim, birden sokmalıydım, bu onun canını çok acıtacaktı, fakat başka cinslide olmayacaktı. Sikimin başını göt deliğini yasladım ve birden yüklendim. Sikimin tamamına yakını götüne girmişti, ama baldızım da, “Yandım anam! Can Veriyorum! Nolursun çıkart enişte! Sabredemiyorum! Bayılacam!” diye bağırıyor, odanın içini inletiyordu. Hiç hareketsiz üzerine abandım kaldım. Sikim sanki kırılacak gibi zonkluyordu. Baldız, “Enişte dilenirim çıkart, ölecem!” derken gözlerinden yanaklarına doğru yaşlar süzülüyordu. 4-5 dakika hareketsiz durdum, ama nafile, baldız altımda hali hazırda cıyaklıyordu. Baldızı kendime sürükleyerek yava
ş yavaş git gellere başladım. Baldız yırtınıyor, inliyor ve ağlıyor, “Enişte nolur yeter bu kadar, başka zaman yapalım! Çıkart!” diyordu… O anda çıkarırsam baldızın götünü bir daha asla sikemeyebilirdim, “Birazdan geçer aşkım, kendini sıkma aşkım, rahat ol, bak yavaş yavaş yapıyorum!” diye baldızı avuntu etmeye çalışıyordum. Baldızın götünü 5 dakika yavaş ve ritmik bir biçimde sikerken, sikime bir sıcaklık geldi. Kesin götü yırtılıp kanamıştı, içinden çıkarırsam kanı görebilir diye düşünerek sikmeye devam ettim. Baldızın götünü sikerken tarif edilemez zevk alıyordum. Baldızım ise acıdan resmen böğürüyordu, buna karşın devam ettim. 10 dakika sonra ise iyice süratlendim ve “Geliyorum!” diyebildim. Baldızın bir şey demeye takati bile kalmamış, altımda acıdan sanki baygın uyuyordu. Boşalırken elimde olmadan ben de böğürerek içine fışkırtmaya başladım. Hiç bu kadar çok boşalmamıştım. Sikimi usulca götünden çıkardığımda sikim kanla karmaşık döllerime bulanmıştı. Baldızın göt deliği bayağı bir açılmıştı ve döllerim götünden çıkarak çarşafa akıyordu. Ben kalkıp banyoya giderken, baldızım hali hazırda sızlanıyordu… Duşumu aldım geldim, baldızın yanına uzandım, sırtını okşayıp öptüm ve “Seni çok beğeniyorum aşkım, beni dünyanın en mutlu erkeği yaptığın için teşekkür ederim!” dedim. Baldız yanıt vermeden yalnızca omuzlarını çekiştirdi. Baldız bir saate yakın konuşmadan ve hareket etmeden öylece yüzüstü yattı, ben de ayaklarından ensesine kadar her yerini okşadım, öptüm, kezlerce onu hoşlandığımı söyledim. Sonunda baldız bana doğru yan dönünce, “Nasıl oldun aşkım?” dedim. “Biraz daha iyi… Yasemin acıyacağını söylemişti, ama ben bu kadar çok acıyacağını varsayım etmemiştim!” dedi. O gece baldızın götüne değmeden, amını yalayarak birkaç defa daha Orgazm edip kendimi bağışlattım ve birbirimize sarılarak hoşça yattık. Ertesi gün uyandığımızda götünün acısı birazda olsa geçmişti ve baldız götünü sikmemi kendisi istedi. Bu sefer banyoda sabunlu sabunlu siktim baldızın götünü. Orospu götten sikilmenin zevkini almıştı artık, gün boyunca 3 defa daha siktirdi götünü bana. Yalayarak kaldırdığı sikimin üstüne kendiliğinden oturuyor ve zorlanmadan köküne kadar alıyordu götüne… Baldızım ile yaşadığım o iki sex dolu günü hayatım boyunca hiç unutamadım. O günden sonra da baldızım ile konutta yalnız kaldığımız her fırsatta onu götünden sikiyorum. Üstelik yalnız kaldığımız anlarda baldızım kendisi gelip hadi enişte sik beni diyor ve ben de götünden sikiyorum.