Merhabalar, adım Turan. 28 yaşındayım ve İstanbul’da yaşıyorum. Size anlatacağım vaka bundan takribî 4 yıl evvel başımdan geçti. Gerçekten çok hoş ve sevinçli günlerdi sizde okuyunca çok seveceksiniz umarım. Üniversiteden mezun olmuştum ve işsizler kervanına katılmıştım. Hazırlıkta İngilizce bildim ve yetmedi bir de kendimi iyice geliştirmek için Üniversite senelerimde İspanyolca bildim fakat ona karşın yeniden de iş bulamıyordum. Çoğu yerde torpil geçiyordu ve işe alacakları personelleri zati evvelden tanımladıkları için hiç bir firmaya giremedim. Haziran aylarının sonlarına doğru bir tatil yapıp kafamı dağıtmak için Çeşme’ye gitme kararı aldım. İstanbul’dan ufalamadan evvel ise 8-9 tane firmaya aynı anda cv gönderdim ve yanıtlarını bekleyene kadar tatile gidecektim. Kendime 3 yıldızlı bir otelde yer ayırttıktan sonra yalnızca tek çanta ile Çeşme’ye gittim. Oteli sora sora bulduktan sonra odama yerleştim. Saat 23.30’u geçiyordu ve hemen bir duş alıp yattım.
Sabah kalktım,yeniden duşa girdim ve sonra kahvaltıya indim. Kimseler yoktu kahvaltıda bu dikkatimi çekti. Otel o kadar ufak bir şeye benzemiyordu ve deniz kenarındaydı ona karşın kahvaltıda kimseler yoktu. Bir ara bu gerçekten kafama çok takıldı ve garson çocuklardan bir tanesine “Pardon,kahvaltıda neredeyse kimse yok. Nerede bu ulus?” dedim. Tebessümdü ve “Ağabey burada hayat gece 3-4 gibi bittiğinden çoğu öğle yemeğine ancak yetişiyor. Sen sanırım yeni geldin o surattan erkenden inmen sıradan.” dedi. Haklıydılar kimse benim gibi saat 12’de uyumazdı. Kahvaltımı yaparken içeriye hoş bir kadın girdi. Vasati 1.80 boylarında,sarı saçlı,buğday derili,ufak ama dik göğüsleri ve dolgun kalçaları olan bir kadın girdi. Sarih büfeden kahvaltısını aldıktan sonra yanımdan geçerken kafasıyla selam verdi. Bende selamını aldım ve benim bütün yanımdaki masaya oturdu. Muhabbete girmek istiyordum ama hangi ülkeli olduğunu öğrenmediğimden azıcık zorlanıyordum.
Kahvaltısını yaparken telefonu çaldı. Telefonunu açtı ve “Efendim?” dedi İspanyolca. O an içim gevşedi ve kahvaltısını tamamlamasını bekledim. Azıcık telefondaki şahsı dinledikten sonra “Kahvaltı salonundayım ben gel bekliyorum.” dedi ve kapattı. Bir an cesaretimi topladım ve İspanyolca “Günaydın.” dedim. Bir an donakaldı ve “Günaydın.” dedi. Bir anda muhabbeti başlattım aramızda ve azıcık dürüst olunca “Masaya kazanç misiniz?” dedi. Tebessümdüm ve yerimden kalktım. Tabağım bitmişti ve bir kahve alıp masaya oturdum. Sohbet etmeye devam ettik. Türk olduğumu söylediğimde donakaldı ve tebessümdü tekerrürden. Adı Fermina’ymış. 26 yaşındaymış o da benden 2 yaş büyüktü. Sohbet ederken içeriye 1 tane kadın girdi. Yanımıza geldi ve Fermina’yı yanağından öptükten sonra bana baktı. Fermina hemen “Yeni tanıştık kendisiyle.” dedi ama adımı unuttu. Bir an duraksayınca “Turan.” dedim. Tebessümdü ve “Çok pardon. Yabancı adları çok aklımı yakalayamıyorum.” dedi.
Diğer kızla tanıştık onun da adı Daria’ydı. 19 yaşındaymış Daria. O da ablası gibi uzun,sarı saçlı ve bembeyaz derili bir kızdı. Göğüsleri büyük ve dik,kalçalarıda dolgun gayet hoştu. Muhabbetimiz çok ilerledi fakat Daria genelde telefonda takılmayı seçim ediyordu. Bizde Fermina ile sohbetimize devam ettik. Fermina “Öğlen ne yapıyorsun?” dedi. Bende “Tasarım yok. Zati dün geldim.” dedim. Tebessümdü ve “Gel bana takıl o zaman. Plaja gideceğim.” dedi. Tebessümerek “Çok hoş olur.” dedim. Kahvaltılarımız bitince kalktık ve odalarımıza böldük. Oda numaralarımızı da aldık birbirimizin. Saat 1 gibi ben odamda dinlenirken kapı çalındı. Üzerimde bir şey yoktu altımda şort vardı yalnızca. Kapıyı açtığımda Fermina tebessümerek “Hadi gidelim.” dedi. Hemen içeriye gittim ve havlumu aldım. Çıktık ve otelin kendi plajına doğru yürümeye başladık. Fermina’nın üzerinde hafif şeffaf bir beyaz elbise vardı. Plaja geçtik ve şezlonglara havluları vazgeçtik. Ben güneş kremi almayı unuttum. Fermina’ya “Güneş kremini unuttum. Hemen gidip alayım.” dedim. Durdurdu beni ve “Bende var Kullanırsın.” dedi. Tebessümüp “Teşekkür ederim.” dedim. Fermina üzerindeki giysiyi çıkarttığında şok geçirecektim resmen. Böyle fit bir beden görmedim hayatımda. Mavi bir bikini ekibi giymişti. Göğüslerinin yarısı dışarıda,kalçalarınında yalnızca üst yarısını kapatıyordu bikinisinin altı. Güneş kremlerini sürdükten sonra denize attık kendimizi. Şakalaşmalar,yarışlarla birlikte 1 saate yakın denizde kaldıktan sonra çıktık. Şezlonglara attık kendimizi ve bir yandan sohbet edip bir yandan güneşleniyorduk. Fermina bir ara “Nerede çalışıyorsun?” dedi. Bende “Mezun bir işsizim.” dedim. Tebessümdü ve “Gerçekten burada iş kasveti var her halde. Çoğu birey iş bulamamaktan yakınıyor.” dedi. Bende “Aynen öyle.” dedim. Fermina “Reelinde İspanya’da olsan çok rahat iş bulurdun. Hemde dil öğreniyorsun.” dedi. Tebessümdüm ve “Doğru ama İspanya’ya gitmem burada iş bulmamdan daha güç.” dedim. Bana bakarak “Reelinde…” dedi ve sustuktan sonra “Boşver.” dedi. Fakat bir şey söyleyeceğinden çok emindim. Fermina’ya “Ne oldu?” dedim. Bana “Zamanı gelince söylerim.” dedi.
Merak ettim ama çok üstelemedim. Takribî 3 saat kadar plajda kaldıktan sonra geri otele döndük. Odalarımıza bölüp duş aldıktan sonra ben yeniden yatağa heyettim. Akşam yemeği için yeniden buluştuk ve yemekleri yedikten sonra “Benim odama gelsene. Bugün dışarıya çıkmak istemiyorum bitkinim bende takılır sohbet ederiz.” dedi. Gülerek “Tamam olur.” dedim ve odama çıktım. Azıcık sonra hazırlandım ve hoşça parfümümü sıkıp çıktım yukarıya. Kapıyı tıklattım. Açtı ve “Gel.” dedi. İçeriye girdiğimde “Kardeşin nerede?” dedim. Tebessümerek “O çoktan barlara takılmaya gitti.” dedi. Geçtim ve koltuğa oturdum o da bir şişe kırmızı şarap söylemiş ben gelmeden. Onu açtı ve bardaklara koydu. İçmeye başladık ve bir yandan da sohbet ediyorduk.
Şarapları içtikçe ikimizde hafiften mayışıyorduk. 2. bardaklarda bitince çok gevşediğimi hissediyordum. Bir vakit sonra Fermina dökülmeye başladı “İlk gördüğümden beri senin öbürlerinden değişik olduğunu düşündüm. Yanılmadım da,sende beni sürükleyen bir şeyler var.” dedi. Zati aramızda çok kısa bir mesafe vardı ve bunları söylerken iyice bana doğru yaklaştı. Bir anda dudağımdan öpünce coşkudan bardak elimden düştü ve şortumun bir kısmı şarapla ıslandı. Tebessümdü ve “Çıkart şortunu.” dedi. Çıkartıp kenara attığımda yalnızca boxer ile kaldım. Tekerrürden öpünce dudağımdan bende ona doğru hücumda bulundum. Öpüşmeye devam ederken bir yandan o benim sikimi boxerın üstünden okşuyordu bende onun bacaklarını okşuyordum. Altında mini şort vardı zati ve bacaklarının tamamı üryandı.
Bir anda onu üzerime çektim ve kucağıma oturtup öpmeye devam ettim. Öpüşmemiz bitince üzerimden kalktı. T Shirtimi çıkarttıktan sonra boxerımı da çıkartıp kenara attı. Sikimi azıcık okşadı ve önümde diz çöktü. Ben koltukta otururken o da önümde dizlerinin üstündeyken sikimi ağzına aldı. O kadar hoş yalıyordu ki şarabın verdiği rahatlıkla beraber iyice uçtuğumu seziyordum. Hiç boşalasım yoktu neredeyse. Uzun bir gece olacak gibiydi. Bir vakit sonra “Hadi üzerindekileri çıkart ve bana gösteri yap.” dedim. Tebessümdü ve ayağa kalktı. T shirtini çıkartıp kenara attıktan sonra altındaki şortu çıkarttı. Ardı dönüp domalarak kalçalarını tokatlamaya başladı. Çok azdırıyordu beni. Altında pembe bir tanga,üstünde de pembe sütyen vardı. Sütyenini de çıkarttıktan sonra kucağıma oturdu ve göğüslerini ağzıma verdi. Göğüslerini emerken ellerimi kalça loblarına koyarak okşamaya başladım.
Göğüslerine vazgeçtim ve kucağımdan indirmeden onu kaldırıp yatağa sırtüstü attım ve tangasını çıkarttım. Tangasını kenara atıp amını yalamaya başladım. Yatakta kıvranıyordu resmen ve bende onu azdırmak için klitorisini okşuyordum. İyice azmaya başladı .Evvelleri inliyordu ama azdıkça artık haykırmaya başladı. Takribî 7-8 dakika sonra da orgazm oldu. Çarşaflar ıslandı resmen. Artık en iyi kısıma geliyorduk. Bacaklarının arasına girdiğimde “Ben bakireyim.” dedi. Şok oldum bir an birkaç saniye kalakaldım. Tebessümdü ve “Ama istersen arkamdan yapabilirsin.” dedi. Yakaladım elinden ve yatakta domaltıp götüne girmeye başladım. Yalnızca onun yalamasıyla ıslanan sikim kupkuru göt deliğine girdikçe ağlıyor gibi inliyordu.
Götünün tamamına girmiştim artık ve süratli süratli pompalamaya başladım. Amına giremememin acısını götünden çıkartıyordum resmen ayrılıyordum onu. Fakat şarabın verdiği hafiflikle başım dönüyordu. Resmen dizlerimin üzerinde balansta duramıyordum. Yatağın üzerindeydik ama ikimizde sallanıyorduk. Bir vakit sonra içinden çıktım ve yatağa sırtüstü attım kendimi yoksa yığılıp kalacaktım. O üzerime çıktı ve sikimi yakalayıp göt deliğine geçirdi. Karnımdan destek alarak hoplamaya başladı. Suratı tavana doğru bakıyordu ve bir yandan da inlemesine devam ediyordu. Takribî 15 dakika süresince siktim onu götünden. Boşalacağımı söylediğimde üzerimden inmedi ve götünün içine boşaldım. Üzerimden yanıma doğru yıkıldı ve o arada yatmışız.