Kadir’le üniversite son sınıfta tanıştım. O da benimle aynı üniversitede, ama başka bir fakültede son sınıftaydı. Uzun boylu, esmer ve yakışıklı biriydi. Çevresindeki kızlar ona sarkarken, o ise yalnızca bana alaka gösteriyordu. Çok nazik biriydi, her fırsatta centilmence davranışlar sergiliyordu.
Çıkmalar, sinemaya gitmeler, el ele dolaşmalar neticesinde sevgili olduk. Kuytuda kenarda öpüşmeler, elleşmeler derken de, kendimizi çok kısa zamanda yatakta bulduk. Eve çıkmış olan talebe dostlardan anahtarı alıyor, onlar konutta yokken orada sevişiyorduk. Bekaretime değmemek koşuluyla, oral olsun, anal olsun, her türlü seks yapıyorduk. İkimizin de en çok hoşlandığı şey 69 idi. Anal seksi ben çok beğenmesem de, sırf Kadir çok hoşlanıyor diye beni götten sikmesinden dayanıyordum.
Üniversite bittiğinde, ben babamın torpili sayesinde yaşadığım şehir olan Ankara’da bir Bakanlıkta memur olarak işe başladım. Kadir ise kendi memleketi olan İzmir’e döndü, orada özel bir işletmede çalışmaya başladı.
Aramıza kmler girmiş, 6 aydır ayrı kalmıştık, ama nerdeyse her gün telefonda konuşuyorduk. Öğrenirsiniz, alışmış kudurmuştan beterdir. Ben artık onsuzluktan katlanamıyordum, sevişmelerimizi özlüyordum. Hatta ve hatta inanılır gibi değil ama, beni götümden sikmesini dahi özlüyordum.
Bu arada annem babam da evlenmem için baskı yapıyor, beni uzak akrabalarımızın oğullarıyla evlendirmeye çalışıyorlardı. Anneme beğendiğim başka birisinin olduğunu söylediğimde,
”Ciddiyse, ailesiyle gelsin, istesinler o zaman!” dedi. Bunu Kadir’e söylediğimde, hemen,
”Tamam, evlenelim!” dedi. Birkaç haftaya kalmadan da geldiler istediler, dolaysız nikahımız kıyıldı, konutlandık. Bu arada nikahtan evvel atamamı da İzmir’e aldırmıştık. Gelin almaya iki otomobille gelmişlerdi. Nikahtan sonra akşam İzmir’e dönüşte biz Kadir’le onun otomobilinde baş başaydık, ailesi ise öteki otomobilde geliyorlardı. Yolda gecenin karanlığından faydalanıp, Kadir’in fermuarını indirdim, yarağını çıkardım ve ona oral seks yapma ihtimali buldum. İzmir’e varasıya kadar onu 2 kere ağzımla boşalttım.
image
Gece saat 02:00 gibi İzmir’e geldiğimizde, ailesi kendi konutlarına gitti, biz kendi konutumuza girdik. Yolculuk ikimizi de yormuştu, ama bu sevişmemize mani değildi. Nihayetinde gerdek gecesini iple sürüklemiştik ve ne olursa olsun sikişmeden yatmaya hedefimiz yoktu.
Yatak odamıza geçip deliler gibi öpüşürken, bir yandan da birbirimizi soyduk, anadan üryan kaldık. Kadir’i kocamı sırtüstü yatırdım ve bebeyağı ile bedenine masaj yapmaya başladım. Gizeme yarağına geldiğinde elime bolca bebeyağı döküp kazık gibi olmuş yarağını sıvazladım evvel. Amıma bebeyağı sürmeme gerek yoktu, çünkü amım kendiliğinden vıcık vıcık olmuştu…
Öpüşerek usulca kocamın üzerine uzandım. Amımı yarağına ileri geri yaparak sürtüyordum. Yarağının kafası arasıra amıma girer gibi oluyordu, ama ben geri çekiliyordum. Ben sürtünmeye devam ettikçe kocam deliriyordu,
image
”Hadi, al şunu artık amına!” diyordu.
Doğrusu kızlığım bozulurken acıyacak diye hafif bir fobi vardı içimde. O surattan alıştıra alıştıra almak istiyordum içime. Her seferinde azıcık daha fazla almaya çalışıyordum. Yarağının başı kızlık çeperime dokunduğunda fobim çoğalmıştı. Kocama,
”Hayatım şimdi yapmasak olmaz mı?” dediğimde resmen kudurdu ve o tanıdığımı sandığım adam birden değişti. Bana,
”Ne diyorsun sen lan amına koduğumun kızı?” diye küfür ederek, birden beni altına aldı ve bacaklarımı ayırdığı gibi yarağını amıma kökledi…
Kızlığımı hayvan gibi bozmasına mı, yoksa ettiği küfüre mi üzüleceğimi öğrenemedim. Tanıştığımızdan beri ilk kez küfür ediyordu. Ama Jeton sonradan düştü bende, şok olmuştum,
image
”Anneme mi küfür ettin sen?” dedim. Kocam ise hiç yığınını bozmadan amıma hayvan gibi pompalarken,
”Nolmuş anana küfür ettiysem? Ananı da sikerim, seni de!” dedi. Ben neye uğradığımı donakalmıştım, üstümden kalkması için itiyordum,
”İn üstümden piç kurusu! İstemiyorum!” diye haykırıp, hem ağlıyordum hem de göğsüne vuruyordum. O ise güçle sikmeye devam ediyordu. Eforum tükenene kadar debelendim, ama nafile, sikmeye devam etti. Artık tek düşündüğüm şey, biran evvel boşalıp da üstümden inmesi idi…
Ne kadar sikti amımı andırmıyorum, o sırada kafam çok karmaşıktı, hali hazırda anneme küfür etmesine ve güçle sikmesine çok kahırlanıyordum. İşin garip tarafı ise kocamı çok beğeniyordum. Bundan sonra bu evlilik nasıl yürüyecekti, onu da bilmiyordum. Daha gerdek gecesindeyken, kocamdan boşanma görüşü dahi usumdan geçmeye başlamıştı
. Kafam bu düşüncelerle doluyken, kocam böğürerek amıma boşalmaya başladı. Döllerinin içime fışkırmasını hissediyordum. 3-4 yıl çocuk yapmama kararı aldığımızdan doğum hakimiyet hapı kullanıyordum. Hamile kalmayacağımı coşuyordum, kocam amımdan yarağını çıkardığında…
”Yala amına koduğum!” diyerek ucundan döl damlayan yarağını ağzımı yasladı. Yarağını yalamayı çok hoşlanmama karşın, o anda yalamak içimden gelmedi. Ama kocam,
”Yala anasını siktiğimin orospusu!” diye küfür ederek, güçle soktu ağzıma ve saçlarımdan asılarak gırtlağıma kadar yüklendi.
image
Yarağı hali hazırda kazık gibiydi. Gırtlağıma dokundukça soluk alamıyordum ve gözlerimden yaşlar geliyordu ve kusacak gibi oluyordum. Bir zaman gırtlağıma sokmaya devam ettikten sonra yarağını ağzımdan sürükleyip, kolumdan yakaladığı gibi beni yüzüstü çevirdi…
Kalçalarıma şaplaklar atıp yoğurmaya başladı. İki eliyle götümün yanaklarını ayırıp yoğuruyor, götümün deliğine tükürüyordu. Öğreniyordum, götümü sikecekti.
”Yapma, istemiyorum!” diye ağlıyordum yalnızca. Saçlarımdan asılarak,
”Domal anasını siktiğim!” diye küfür etti. Ben,
”Hayır istemiyorum!” dedikçe kalçalarıma şaplak atıyor, canımı yakıyordu. Buna karşın ben domalmayınca, karnımın altına yastıkları koyup, götümü yükseltti. Sonra yarağı göt deliğime denk gelecek biçimde üzerime uzandı. Yarağının kafası göt deliğime girmişti.
Evlenmeden evvel kocamla götten çok sikiştiğim için, götüm sikilmeye aşinaydı. Yarağının kalanını da fazla zorlanmadan soktu. Ve götümü hayvan gibi sikerken, devamlı,
”Anasını siktiğimin orospusu!” diye küfür ediyordu bana…
Sonunda böğürerek boşalmaya başladı. Ensemi ve omuzbaşlarımı emiyor, ısırıyordu. Boşalırken yarağının götümün içinde kalp gibi atışlarını ve döllerin fışkırdığını hissediyordum. Boşalması bitince yarağını götümden çıkarmadan üstüme yığıldı kaldı. Ensemde bir zaman daha sık sık soluk alışverişini hissettim.
Yarağı küçülüp götümden kendiliğinden çıkınca üstümden doğrulup yana yıkıldı ve beni kendine çevirip dudaklarımı öpmeye başladı. Ben karşılık vermiyordum, çok hiddetliydim, asabiydim kocama. Ama o beni çok hoşlandığını söyleyip, benden özür dilediğinde de çok donakalmıştım. Dudaklarımı tekerrür tekerrür öpüyor,
”Aşkım kusura bakma, ben böyle sikişmekten hoşlanıyorum, çok tahrik olduğumda küfürler öylesine çıkıyor ağzımdan, ettiğim küfürleri ciddiye alma, şayet seni üzdüysem özür dilerim!” diyor, gözyaşlarımı silip, tüm bedenimi nazikçe okşuyordu.
image
Doğrusu ne düşüneceğimi, ne yapacağımı öğrenmiyordum. Tek bildiğim şey, kocamı çok beğeniyordum! Tatlı laflarına ve nazikçe öpüp okşamalarına fazla direnemedim ve ben de karşılık verdim. Uzunca bir zaman öpüştükten sonra duşumuzu alıp, döllerden ıslanmış çarşafı değiştirdik.
Evlendiğimizden dolayı ikimiz de iş yerlerimizden izinliydik, başka bir deyişle 2 hafta süresince sabah erken kalkmamıza gerek yoktu. Yolculuğun vermiş olduğu bitkinliğin üstüne bir de bu sikişmenin bitkinliği ilave edilince, birbirimize sarılarak hemen yattık.
Kocamın amımda dolaşan dilinin ıslaklığıyla uyandığımda, perdenin aralığından süzülen güneş yatak odasını aydınlatıyordu. Öğleye kadar yatmışım. 3-4 tane rüya görmüştüm. Ama gördüğüm rüyaları muhakkak bilinmeyen andırıyordum.
Rüyalar nerde ne zaman geçiyordu bilmiyordum, ama bu rüyaların hepsinde de kocam beni daha önceki bir sandalyeye bağlıyor ve gözümün önünde annemi domaltıp sikiyordu. Annem de kocama bütün bir orospu gibi davranıyor,
Sik aslan damadım, sik kayınvalideni! Bu amsalak kızım sana karılık yapamaz, yarağının bedelini bilemez! Ohh, yarağına kurban olurum! Ohhh kökle, amımı götümü sik, dağıl damat! diye inliyordu.
Rüyalar film şeridi gibi gözümün önünden geçtikçe ürperiyordum. Bunların yalnızca rüya olduğunu bildiğim halde gördüklerimden iğreniyordum. İçimde asabilikle karmaşık bir kıskançlık vardı. Annemden mi kocama çekemiyordum, yoksa kocamdan annemi mi, bilmiyordum. Kocamla annemin gerçekten sikişmeleri halinde, herhalde ikisini de öldürebilirdim.
Kocam bu arada uyandığımı farketmişti, amımı yalamayı vazgeçip,
”Birtanecik karıcığım uyanmış!” diyerek yukarıya kaydı ve dudaklarımı öpmeye başladı. Gördüğüm rüyalar canımı sıkmıştı, bu sebeple kocamla gönülsüz öpüşüyordum. Kocamın gönülsüzlüğümü fark etmesi uzun sürmedi,
”Neyin var aşkım, neden sevinçsizsin bir tanem? Uykunu mu alamadın bebeğim?” diye sual yağmuruna tuttu. Kocama gördüğüm rüyalardan bahsetmek istemiyordum. Bahsetsem, eşeğin usuna karpuz kabuğu düşürmüş olacaktım. Onun için,
”Yok birşey aşkım, yatağa alışamadım sanırım, yatak azıcık sert sanki, sırtım ağrıyor!” diye palavra söyledim. Kocam hemen,
”Kıyamam bebeğime, dön masaj sunim sırtına aşkım!” dedi.
İstemeye istemeye yüzüstü döndüm, nedense o anda kocamın bedenime değmesini istemiyordum. Kocam bebeyağı dökerek ensemden başladı masaj yapmaya, omuzlarımı, sırtımı, belimi yoğurdu.
Sırtım gerçekten ağrımıyordu, ama yaptığı masaj iyi gelmişti, tüm vücuduma gevşediğini seziyordum. Kocam profesyonel masajcı ciddiyetiyle masaja devam ederken, gözlerimi kapadım ve dün gece kocamın ettiği küfürleri ve beni sikerkenki sapıkça tavırlarını düşündüm.
Sonra da, onun şimdi beni memnun etmek için mücadelelerini, söylediği tatlı lafları, aşkım, bebeğim, birtanem’leri düşündüm. Bir insan geceden gündüze bu kadar değişebilir miydi ya? Yoksa yalnızca sikişirken mi sapıklaşıyordu? Kocama haksızlık ettiğimi düşünmeye başlamıştım.
”Yeter kocacığım, hafifledim, ellerine sağlık! Gel buraya aşkım!” diyerek döndüm ve kocamı üstüme sürükleyerek dudaklarına yapıştım.
Uzun süren ateşli öpüşmenin ardından kocamın yarağı amımın dudakları arasına yerleşmiş ve içime girebilmek için yarağının kafası amımın deliğini zorluyordu. Kocam üzerimden doğrulup, yarağını amıma sokmak için parmaklarıyla amımın dudaklarını araladığında, çişimin geldiğini hissettim,
”Aşkım dur bir saniye, bir tuvalete gidip geleyim hemen!” dedim. Kocam,
”Tamam aşkım!” diyerek üstümden kalktı, ama sanki bütün sikecekken çişimin gelmesine azıcık bozulmuştu.
Tuvalete gitmek için yataktan kalktım. Halının üstünden külodumu ve geceliğimi alıp giyeceğimde, kocam bana mani oldu,
”Onları giymeden git!” dedi. “Saçmalama, üryan mı gideceğim tuvalete!” diyerek külodumu giymeye yeltendim, ama kocam külodumu elimden aldı ve
”Gerçek sen saçmalama! Konutta ikimizden başka kimse yok, tüm perdeler de çekili!” dedi.
Gerçeğinde kocam haklıydı, kocamdan başka kim görecekti? Hem zati şimdi de çıplak görüyordu bedenimi. Yeniden de tuvalete çıplak gitmem fikrini yadırgamıştım. Yatak odasında azıcık daha durup kocamla kavgaya devam etsem, olduğum yere işeyecektim, o kadar çok sıkışmıştım.
”Sapık herif!” diyerek banyoya koştum, tuvalete güç yetiştim.
Klozete oturmuştum, şarıl şarıl işiyordum ki, banyonun kapısı açıldı. Kocam kapıda dikilmiş, beni işerken izliyordu. O anda çok öfkelenmiştim,
”Manyaaak, çık dışarı, kapat kapıyı!” diye bağırdım. Ama kocam yarağını sıvazlayarak,
”Ufff aşkım, seni işerken izlemek çok azdırıcı!” deyip, izlemeye devam etti.
”Sapık mısın oğlum yaaa? Çık, sen bakarken çişimi yapamıyorum, yarım kaldı!” diye birkez daha bağırdım.
”Bak ben de işeyeceğim şimdi, hadi Stereo işeyelim!” diyerek, küvetin yanına kadar geldi ve “Ohhhhhh!” diyerek küvetin içine işemeye başladı.
Yarağını elinde itfaiye hortumu gibi yakalıyor, küvetin içine nişan alarak, yarağını sağa sola dolaştırarak şarıl şarıl işiyordu. Artık ben de kendimi kasmayı vazgeçtim ve yarım kalan işememe devam ettim. Çok utanıyordum, ben işerken izleyen şahıs kocam da olsa.
İşemem bitmişti, tuvalet kağıdıyla amımı silecektim, ama utandığımdan dolayı klozetten kalkamıyordum. Kocam benden daha çok işemişti. Son damla sidiğini de akıttıktan sonra küvete girdi ve eline duşun süzgecini alıp yarağını yıkamaya başladı ve
”Hadi gel aşkım, senin amını da yıkayalım!” dedi. Asabımdan nerdeyse ağlayacaktım,
”Sen valla sapıksın, manyak herif!” diye söylene söylene klozetten kalktım, kocamın alakayla bakışları eşliğinde tuvalet kağıdı koparıp, amımdan damlayan birkaç damla sidiği utana sıkıla silip, küvete girdim. Kocam duşun süzgecini amıma tutatarak yıkadıktan sonra, süzgeci yukardaki yerine asıp, duşun altında bana sarılıp dudaklarımı öpmeye başladı. Çişimi yaptığım için hafiflemiştim.
Bekarken hep fantaziler kurardık, evlendiğimizde banyoda sikişmek gibi bir fantazimiz de vardı. Şimdi bu fantaziyi reelleştireceğimizden emindim. Ayakta duşun altında öpüşürken, kocam kalçalarımı yoğurarak beni kendine yapıştırmıştı. İşerken inmiş yarağı yine sertleşmiş, amımın dudakları arasını dolaşıyordu.
”Hadi dön aşkım, domal!” dedi.
Arkamı dönüp, ellerimi fayanslara yaslayarak, belimi kırdım. Kocam bacaklarımı azıcık ayırıp, üstümüze ılık su akarken, götümün deliğini ve amımı yalamaya başladı. Amımı yalarken götümü parmaklıyor, arada sırada da,
”Ohhh! Şu manzaraya bak! Can Veririm, can veririm ben sana! Ne sikerim şimdi ben senin bu amcığını ve götünü!” diyordu.
Sonra sabunlayıp amıma geçirdi yarağını. Ama dün geceki gibi değil, yavaş yavaş sikiyordu amımı bu sefer. İnlemeye başlamıştım. Ben de zevk alıyordum. Beni bu biçimde saatlerce sikse hiç itiraz etmezdim.
Derken iki eliyle belimden yakalayıp birden süratlendi, çılgın gibi popmpalamaya başladı amıma. Ben orgazm çığlıkları atarken, biryandan da elim ayağım kayıp düşmeyim diye mücadele sarfediyordum. Yaşadığım orgazmdan dolayı dizlerimin bağı çözülmüştü.
”Ben bittim aşkım, hadi sen de gel!” diye inliyordum. Kocam birden yarağını amımdan çıkardığında,
”Geldin mi aşkım?” diye sordum.
”Hayır daha değil, bozma pozisyonunu!” dedi. Herhalde götümü sikip, götüme boşalacak diye düşündüm.
Ben domalık pozisyonda beklerken, kocam evvel suyu kapattı, sonra duşun süzgecine uzanıp aldı. Onunla ne yapacağını merak ettiğimden kafamı çevirip baktım. Süzgecin telefon ahizesi gibi kısmını söküp, suyu yine açtı. Sonra da bir eliyle götümün yanaklarını ayırıp, öteki eliyle içinden su akan hortumu götümün deliğine dayadı. Telaşla,
”Ne yapıyorsun?” diye bağırdım. “Korkma, bir şey yapmıyorum aşkım!” diyerek hortumu götüme sokmaya başladı.
”Manyakmısın sen ya? Yapmaaa!” diye haykırıyordum, ama dinleyen kim. Götümün içine ılık su aktıkça bir ilginç olmuştum, “Çek şunu götümden, yapmaaa!” diye haykırıyordum.
Artık götümde su girecek yer kalmayıp, sular göt deliğimin kenarından dışarı akmaya başlayınca, hortumu götümden çıkardı. Çıkarmasıyla beraber de götümden havayla karmaşık sular fışkırmaya, püskürmeye başladı. Çok acayip bir histi, sanki götümden işiyordum. Ben utançtan yerin dibine girerken, kocam,
”Ohhh, harika, harikulade, ıkın aşkım!” diyordu.
Götümde su kalmayıp, bitti bu eziyet diye düşünürken, hortumu yine soktu götüme. Ben artık asaptan delirmek üzereydim, ağzıma ne geldiyse saymaya başladım,
”Sapık herifff! Manyaaakkkk! Piç kurusu! Orospu çocuğu!” diyordum. Kocam da,
”Hah şöyle, anasını siktiğimin kızı!” diye yeniden anneme küfür ediyordu. Gördüğüm rüya usuma gelmişti yeniden. Asapla,
”Annemin ismini ağzına alma, hayvan!” diye bağırdım.
”Şimdi ananın götünü sikeceğim!” diyerek hortumu sürüklediğinde, yeniden götümden havayla karmaşık sular püskürdü. Utancımdan ve hırsımdan ağlıyordum. Ama kocamın umurunda değildi, götümde su kalmayınca, bu sefer yarağını soktu götüme ve sikmeye başladı.
”Ohhh, ananın götü de seninki kadar hoşmuş!” diyerek sikiyordu götümü.
Gördüğüm rüyanın da tesiriyle, kendimi hiç bu kadar aşağılanmış, naçar ve bedelsiz hissetmemiştim. Rüyada annemin Bu amsalak kızım sana karılık yapamaz, yarağının bedelini bilemez! sözü beynimi kemiriyordu. Anneme hırslanmıştım şimdi de. Amsalak değildim, bal gibi de kocama karılık yapabilirdim. Kendi kendime bunu ıspatlarcasına, götümü kocamın yarağına doğru bastırıp,
”Sik götümü kocacığım! Yarağına kurban olurum! Beni de sik, o orospu anamı da sik!” demeye başladım.
Bunları nasıl söylediğime ben de inanamıyordum, ama bu laflarım kocamı fazla tahrik etmişti ve götüme bastırıp böğürerek boşalmaya başladı. Boşalması bitince içimde bir zaman daha kalıp çıktı götümden. Kollarımdan yakalayıp beni ayağa kaldırdı ve
”Seni dünyada her şeyden çok beğeniyorum bebeğim, can veririm senin için karıcığım!” diyerek dudaklarıma yapıştı. O kadar istekli ve ateşli öpüyordu ki, kocamın beni her şeyden çok hoşlandığına hiç kuşkum yoktu. Sapık kocam su götürmez bir biçimde bana gerçekten aşıktı!
Küvetin içinde ayakta birbirimize sarılmış istekli bir biçimde öpüşmeye devam ederken, götümden döller süzülerek bacaklarımdan alt akıyor ve ben büzüğümü güçle kapalı yakalıyordum. Büzüğümü kasmayı vazgeçsem götümdeki döllerin püsküreceğinden çekiniyordum. Ki fazla yakalayamadım ve havayla karmaşık döller püskürmeye başladı. Kendimden iğreniyordum, utancıma can verebilirdim, ama kocam,
”Woauww! Harikasın aşkım! İşte bu! Ben bunu beğeniyorum! Sıkma kendini, natürel ol benim yanımda! Arkanı dön, ıkın!” diyerek, neredeyse sevinç naraları atacaktı. Benim iğrenç olarak nitelediğim bir şeyin kocamın çok güzeline gitmesine bir anlam veremiyordum. Arkamı döndürüp, götümden döllerin çıkmasını analize başladı.
Götümden son döller püskürüp bitince,
”Dur karıcığım, götünü yıkayalım!” diyerek hortumu eline aldı. O anda,
”Götüme sokma hortumu!” diye bağırdım.
”Tamam aşkım, sokmayacağım!” diyerek hortumun ucuna süzgeci takıp suyu açtı ve götümü yakaladı.
Götümü hoşça sabunlayıp duruladıktan sonra yarağını da yıkadı ve suyu kapatıp havluya uzandı. Evvel beni kuruladı, sonra kendi de kurulandı ve küvetten çıktık.
Ben aynanın karşısında kendime bakarken, o da arkamdan sarılmış, aynadan bana bakarak göğüslerimi okşuyor, durmadan, ne kadar hoş olduğumu, beni ne kadar çok hoşlandığını, bana aşık olduğunu söylüyordu. Kocamın bana bu biçimde övgü etmesi tüm dargınlığımı unutturuyordu. Açlıktan midem guruldamaya başlamıştı,
”Aşkım, çok acıktım, midem kazınıyor!” dediğimde,
”Tamam karıcığım, sana şimdi kahvaltı hazırlarım!” dedi.
”Yok aşkım, ben hazırlarım biricik kocama!” dedim. Banyodan çıkınca ben yatak odasına yönelmiştim, giysilerimi giymeyi düşünüyordum ki,
”Nereye aşkım, mutfak bu tarafta!” dedi.
”Ee, giyinmeyecekmiyiz?” dedim.
”Ne giyinmesi aşkım? Giyinmek yok! Bundan sonra konutta yalnızken hep anadan üryan olacağız!” diyerek mutfağa götürdü beni.
”Üff yaa, oğlum sen valla sapıksın!” diye hayıflana hayıflana, anadan üryan bir biçimde kahvaltı hazırlamaya koyuldum. Kocamsa bütün arkamdaki sandalyeye oturmuş, götüme bakarak kaldırdığı yarağıyla oynuyordu.
Azıcık bir şeyler yeyip karnımızı doyurduktan sonra, bal kavanozunu aldı ve benim afallamış bakışlarım eşliğinde ayağa kalkarak yarağını kavanoza batırdı. Sonra da yarağını kavanozdan çıkarıp ağzıma dayadı yalamam için.
”Yaa yapma, baldan da iğrendirme beni!” desem de, tepemde dikilmiş,
”Hadi aşkım, fantazi yapıyoruz şunun şurasında, kırma beni, yala!” diyerek ısrar etti.